Hani köy enstitü mezunları vardı.
Fikirlerinden taviz vermeyen, dik başlı, devrimci ,ellerinden her iş gelen o güzel insanlar.
Şimdi pek azı hayatta. Kıymetlerini bildik mi !
Sonra 1950-1960 kuşağı geldi.
Kanı deli akan, ülkesine karşı sorumlu, yoklukla büyümüş, kısaca gençliğini yaşamamış bir kuşak.
Kaybederken bile heybesine bilgi yüklemiş tecrübeli insanlardı.
Antika...Dinozor...Müzelik ve filozof bir nesil.
Bu nesil imalat hatası olarak nitelendirenlere cevabım o nesil özel imalatdır.
Tarih elbet bunu da yazacaktır.
Gençliğini ülkesinin geleceği için savaşarak yaşamayan o nesil , şimdiki nesilin davranışlarından rahatsızlık duyması da normaldir.
Onların zamanında tomix-teksas vardı...Şimdi akıllı cihazlar ve sosyal medya var.
Onların zamanında toprak sahada maç...Şimdi sanal alemde playstation var.
Onların zamanında bir gün önceki gazeteler...Şimdi ise sosyal medya denilen devasa mecra.
Onların zamanında adam satmak ayıp idi...
Söz veridi ise eli iki kanda olsa tutulurdu...
Ceplerindeki son para bölüşülürdü...
Bunları hatırlatmamın sebebi artık bu nesilde yavaş yavaş yok olmaya başladı.
Sessiz sedasız köşelerine çekilmiş olan biteni seyrediyor.
Bazıları o kadar yorgun ki...olaylara alkış veya yuh çekecek dermanı kalmamış.
Bazıları halen ise halen kavganın içinde ama elinden küfür edecek başka bir enstrümanı kalmamış !
Kısaca...
" Adam " adama
" Solcu " solcuya
"Milliyetçi " milletçiye
"Atatürkçü " Atatürkçü'ye benzemiyor.
" Muhafazakâr " ve " Dindarlara " bakıyorsun, Müslümana benzemiyor.
Bunlar siyaset-menfaat uğruna gösteriş-medya maymunu olmuşlar.
Hele "mülk Allah'ındır " diyenler var ya mülke tapar olmuşlar.
Yeni nesil ne yapsın...
Vurdumduymazlık tavrını normal karşılamak lazım.
Eski nesil bu şeytanlarla başa çıkamadı...
Z kuşağı ne yapsın !